30 Haziran 2021 Çarşamba

"Şarkı sözü okur yazarlığı " 2

 

eskiye rağbet olsa bit pazarına nur yağardı sözü ile alakalandırayım diyorum,
ama herhalde bu deyim sadece "sevgili"yi dışarda bırakıyor?
hiç olmazsa bu şarkının sözlerinde bir dolu realite var,
hüzün basmıyor,
kahır mektubu gibi değil,
eeee yare olacak tabi,
 ancak bu ayki seçimimdeki etken,
"bu maskeli balo"!
kimseyi takmayan hayata karşı maske takmanın anlamı ne?
içtenliği bir kenara paketleyip her gün maskeli baloya gider gibi hazırlanmanın alemi ne?
içimizdeki gizli sahtekâr yanımız mı zorluyor bizi,beni?
biliyorum,
her halükarda anılar kalacak kalırsa,
acı tatlı ekşi.
sahte yüzlerimizden vazgeçebilirsek geçmişi diriltemesek bile şahane bir gelecek bizi bekliyor olabilir mi?

29 Haziran 2021 Salı

rubâi

gün olur gam zamanın dem zamanına savrulur,

can şevke gelir cananına mest olur,

dereler kurur nefsin od ile haşrolur,

zannetme ki aşk dediğin laf olur.

Dip not ; 

rubâi demişim ancak ölçü yok, dil tam yansıtmıyor rubâiyi, nerede ne zaman karaladığımı da hatırlamıyorum.

28 Haziran 2021 Pazartesi

fırsat ver !

çok çok zaman önceydi, yakınmalardaydım her zamanki gibi;

"hep ben arıyorum onları, beni aramıyorlar! "

cevabı netti, "o kadar çok arıyorsun ki, seni aramalarına ihtiyaç kalmıyor, fırsat vermiyorsun ki, fırsat ver..."

önceleri kabullenmede zorlandım bu tezi, nasıl yapışıyor bazı şeyler üzerinize, epey zaman aldı teze uygun davranış geliştirmem.

ha , hala tam çeki düzen verebilmiş değilim bu halime,

"fırsat ver" harika bir motto aslında.

27 Haziran 2021 Pazar

taşralımısın vay vay...

taşra çok uzak bir yer değil, varoş olgusunun yumuşatılması, "taşralı" ifadesi şehirli olmamanın "küçümserleştirici" ifadesi, ötekileştirmenin tarihinde önemli rolü olan pozisyon.

şehrin merkezinde olanların unuttuğu bir zamanlar taşralı oldukları, hele bir kaç göbektir oradalarsa.

yansımaları en çok sanatsal gruplarda boy gösteriyor, kendi içine kapalı, entelektüel donanımlarından eminler ve taşralıyı ağzıyla kuş tutsa uzak tutuyorlar, bünyeleri kabul etmiyor.

burjuva ötekileştirmesinin küçük burjuva ötekileştirmesi versiyonu bir nevi.

şehre yeni gelen her taşralı bu süreci yaşıyor, 

taki "ehlileşip" şehrin kabulüne şayan olana kadar.

büyük ihtimalle bu somut durumun sosyolojik, antropolojik illaki psikolojik ve dahi politik nedenleri vardır.

üzerinde daha çalışmalıyım! 


26 Haziran 2021 Cumartesi

neka beklenti oka hüsran ...

hayallerimizde beklenti yüklüdür büyük ölçüde geleceğe yönelik,biz biliriz o beklentiyi,reel hayatta ürettiğimiz beklentilerden farklı,rahatsızlık duymayız duyurtturmayız, reelde ne mi oluyor?

sadece ilişkiler yumağımız penceresinden baksak ( hepimizin baktığı pencereler farklı meselesi de var ya) beklentiler listemizi üşenmeden yapsak ilişkilerimize dair,üf listeye bak dedirtir eminim.

neden bu kadar beklenti yüklüyüz,

bu yük bize başka hangi yükleri yüklüyor,

nelerin hammalı oluyoruz ve çoğunu atamıyoruz küfemizden? 

sadeleşsek beklentilerimizden ilişkiler yumağımızda sadeleşecek mi?

kendimi kandırmadan bu "durumu" hayatıma entegre etmeye çalışıyorum ve çok zorlanıyorum,

deneyimlerim gerçekleştikçe yol alabildikçe gözden geçirmelerim sürecek.

neyse ki bu alanda fikrî alışveriş yapabildiğim bir "ilham perisi" arkadaşım katkı veriyor,

yoksa halim,

neka beklenti oka hüsran! 

25 Haziran 2021 Cuma

hayallerim suya düşsede ...

ıslanmış hayallerimi sudan çıkartıp kurutuyorum,onlar için özel mandallar aldım renkli,böylece hayallerimi yitirmemiş oluyorum,komik gelse de.

zaten hepsi ciddi hayaller değil, en az yarısı komik.

komik hayallerimden vazgeçmenin daha kolay olduğunu keşfettim,vazgeçmelerin zorluğunu yaşadığımdan onları güncellemek işime geliyor.

öyle kolay kolay büyük balık sendromunada yakalanmıyorum artık.

hatta büyük küçük ve benzeri kategorilerimde yok hayallerim için,

ama hep hayallerim var !

gerçekleştirebildiklerimle yetinmeyi de öğrendim sayılır,

hayal kurmaktan geri durmayın.


24 Haziran 2021 Perşembe

papatyaların tılsımı

postmodern çağda klasik romantiklerin papatyalar üzerinden geliştirebildiği hikayeler ne kadar tutar?

televizyon dizileri analizleri,reytingleri hala müptelaları var sonuçları veriyor.

tekrar bir "acıların kadını" çıksa ortalığı kasıp kavurabilir gibi.

Müslüm Baba'nın yıllar sonra orjinal kitlesinden kopup yurt sathında popülaritesinin patlaması sosyomüzikologların  ( böyle bir bölüm var mı?)  tez konusu niteliğinde.

Kabuk değiştiren ne?

Papatya bulup "seviyor sevmiyor" yapabilirsek sorumuzun özüne yol alabiliriz diye düşünüyorum,

sevenler bir tarafa sevmeyenler bir tarafa ayrılır,

meydan muharebesi yaparlar,

ölen ölür kalan sağlar bizimdir.

Acaba sevenler mi kazanır,sevmeyenler mi?

DİP NOT ; Devamı haftaya.


23 Haziran 2021 Çarşamba

".. olduğumuz gibi kabul ettik..."

üç gündür kıvranıyorum bu konuşmayı kendimle yapabilmek için !

başlık yapamıyorum, " ilişkilerimizde ki koca yalanlardı " önce,karaladım,içime sinmedi ama doğrusu bu diye bir ses dürtüyordu.

yalan mı ; her ilişkimiz birbirimizi olduğumuz gibi kabul ediyoruzla başlamıyor mu?

sonra ...?

değiştirmek için ne çabalar ne çabalar,farkında olarak ya da olmadan,bilinçli ya da bilinçsiz ...

karşımızda görmek istediğimizi oluşturmak için ne yaratıcılıklar !

sadece gönül ilişkileri değil tüm ilişkilerimizde hakimiyet ya da kontrol bize geçtiyse yapıyoruz bunu, hiç yalana dolana dalmayalım, 

birazcık dürüst olalım, önce kendimize sonra O'na ( her kimse ),

gerisi gelir sonra.


22 Haziran 2021 Salı

21 Haziran 2021 Pazartesi

bencilim, bencilsin, bencil ...

birde çoğulunu okuyalım ;
benciliz,
bencilsiniz,
benciller.
sanki hiçbirimizde olmayan bir özellikmiş gibi inkar ettiğimiz,
"sakın bencillik yapıyorum sanma"larla savuşturduğumuz,
durabildiğimizi sandığımız kadar uzak durduğumuzu düşündüğümüz saklı meziyetimiz.
hangimiz bencilliğin iyi bir huy olduğunu öğrenerek büyüdük ya da büyüyoruz?
bal gibi bencil olduğumuzu bile bile neden görmezden geliyoruz?
bencilliğimiz bizi hiç utandırdı mı?
bencilliğimizi kabul etsek belkide kendimize yönelmiş karşı bencil duygulardan fazla yara almayız !


20 Haziran 2021 Pazar

karşıtların birliği mi?

birkaç tane ansiklopedim, sözlüğüm hala duruyorlar mı ?

en son ne zaman kapaklarını açtım? 

dilimin değişme serüveninde bu iki sorunun cevapları önemli mi?

tez antitez sentez kavramlarını ne zaman öğrenmiştim ?

karşıtların birliği de nereden çıktı, kim dediydi ?

birisinden ying yang diye bir şey duymuştum !

farkındalık da önemliymiş meğer,

hele anı yaşamak !!!

böyle böyle aydınlanmak mümkünmüş.

bütün bunları anlamam için "disiplinler arası bağlar kurarak düşün " dedi hocam.

düşünüyorum.

18 Haziran 2021 Cuma

neyin galibiyeti ?

hayat kurgularınız hep galibiyet üzerine mi?

güne maça çıkar gibi başlıyorsanız olabilirliği yüksek bir varsayım.

sahi,

güne başlamanın önemininin ne kadar farkındayız?

hiç başladığı gibi biten günleriniz olmadı mı?

peki kurguladınızda ne oldu?

sorular üretirken kendi kendime de cevaplar veriyorum,

verdiğim her cevap bir ezberin ya da öğrenilmişliğimin karşılığına denk düşüyor.

kurgulamak akıllıca gözüküyor,

planlamak gibi.

bir öyküyü,romanı ya da senaryoyu,tiyatro oyununu kurgulamak kadar kolay gelmiyor bana,hayatın bir gününü kurgulamak.

her kurgu toslamasında zihnim daha çok aydınlanıyor!


17 Haziran 2021 Perşembe

şiirim geldi

uzun zaman oldu yazamıyorum.

şiir zulmedici,

illa ki hüzün mü istiyor,

acı,ızdırap felan.

en çok okunanlarda bu minvalde şiirlermi bilmiyorum ama bana öyle geliyor.

evet şiir yazmak duygumu ruhumun her zerresinde,hissediyorum.

hüzün, acı,ızdırap yaşamama rağmen yazma inadımı sürdüreceğim,

şiir doğum sancım süredursun !

16 Haziran 2021 Çarşamba

sokak bütün dünyamızdı ...

yıllar sonra, doğduğum sokak merakım depreştide depreşti,henüz birbuçuk yaşında göçmüş olmamıza karşın.

valide hanım rehberliğinde bulduk,neredeyse hiç değişmediğini öğrendim kasaba büyümüş olsada. 

sonra ilkokula kadar yaşadığımız sokak,ardından ilk ergenliğim, bıyıklarımı terlettiğim sokak...

o sokaklarda, hatırladıklarımı hatırlatacak hiçbir şey bulamamanın hüznünü yaşamam.

oysa o her iki sokak,sokak arkadaşlarımızla bütün dünyamızdı. 

daha sonraki hayatlarımızda yaşayacaklarımızın önsözüydü,

oluşan karakter ya da kimlik (ne derseniz deyin) yapılarımızın köşe taşlarını barındırıyordu.

düşmeyi kalkmayı beraber deneyimlediğimiz hiçbir sokak arkadaşım da o her iki sokakta değillerdi.

isimleri de değişmişti muhtemelen.

şimdi fotoğraflarını bulup bu hikayeyi konuşmalıyım diyorum kendimle.


15 Haziran 2021 Salı

Ütopyalarımıza ne oldu?

dünya kadar müsvedde kağıt hazırladım,kurşun kalemimle geçtim başlarına,önce yazacağım bloğa sonra aktaracağım inadındayım bugün.belki doğaçlama kendimle konuşmalarım gibi olmayacak,uzun yazmayı deneyeceğim. 

üç gündür,ütopyalarım neydi yada ütopyalarımız nelerdi,usumda dolanıp duruyor?

ne kadar bencildik, kimler için,ne içindi tasavvurlarımızda "ütopiksin arkadaş" yaftasına maruz kalıyorduk?

net hatırladığım kırk,kırkbeş yıl öncelerden,Campanella'nın söz ettiği "güneş ülkesi" vardı bir yerlerde ve biz ona doğru yol alacaktık,

alamadık!

o günlerden bu günlere neden yol alamadığımıza dair anlatacaklarımız ne kadar çok kimbilir?

ütopyalarımız için konuşmalıyız, 

sırf lafazanlık olsun diye değil tabii.


14 Haziran 2021 Pazartesi

Hayatımızın kenar süsleri

nasılda özen gösteririz kenar süslerine hayatın zaman zaman,

bizi yıprattığını ayırt edene kadar.

kendimize yapmadığımız iyilikleri onlara yaparız.

biliyorum "iyilik" çok subjektif bir kavram,

hislerle içiçe.

hayatı sadeleştirmeli diyoruz ya,

kenar süslerinden mi başlamalı ?

belki de keyif alıyoruzdur,

bazı üzerimize sinmişliklerden arınmak kolay bir tercih olamıyor.

bugün yağmurlu güne uyandım,

yağmurla yunarsam faydası olur mu zihnimi !?



13 Haziran 2021 Pazar

Zülkade 'yi anlamak !

empati en önemli reddedişi,nostaljiden nefret ediyor,sadece hırçın duyguları var,kimseyi sevmiyor ama seviliyor,tek zaafı kuşlar.

"kendimle konuşmalar" sürecinde (belki önce) daha sıralamadığım karakter özellikleriyle zihnimde dolanıp duruyor.

bir türlü tamamlayamadığım "Yalnızlığın Senfonik Anatomisi" yazmamın gizli öznesi mi diye düşünmedim değil?

benim gözümde nesneleşmemiş özne halini korumuş olması da enteresan.

bakalım ...



12 Haziran 2021 Cumartesi

ızdırap şarkıları !

 susturamıyordum Zülkade'yi,o tiz sesiyle en yüksek oktavdan okuyordu;

"batsın bu dünya"yı.

bütün sokak ayaktaydı,

Makbule teyze "fesupanallah" deyip bakıyordu karşı balkondan.

Ciğerci Orhan şaşkındı,tavada çevirip duruyordu ciğerleri, 

az sonra bize getirecekti.

detone olmuyordu,utanayım mı sıkılayım mı komşulara karşı handikapında Kemal abi yan balkondan tefiyle Zülkade 'ye eşlik eder oldu.

hangi rüyadaysak "bitsin bu rüya" diye devam ediyordu şarkımız.




11 Haziran 2021 Cuma

Dost biriktirmek...

çok kolay söylensede en zor edimlerden,

karşılıklılığın yakalandığındaysa en kıymetlisi.

karşılıklılık bir borçlanmayı içermiyor,

mütekabiliyet anlayışı değil.

karşındakiyle anlam'da buluşmak.

ortak akıl da değil,

bir dolu farklılığın harmanlanması.

bu zorlayarak,zorlanarak olacak şeyde değil.

dost biriktirmenin sırları üzerinde çalışmalı.


10 Haziran 2021 Perşembe

karga karga gak dedi...

 


kaç gündür takipteydim,sonunda çekebildim.
terasta oluşturmaya çalıştığım doğal hayat takibinin bir parçası karganın banyo yapması,daha sonra kargalarla anılarımı konuşurum kendimle,şu an korkunç bir yağmurla boğuşuyorum.

9 Haziran 2021 Çarşamba

çare !

pansuman tutmaz yareme,

notalar susar hareme,

şaşılır kalır çareme,

gönül bu,coşar sinemde.

(Mırıldanmışım bir yerlerde...).

8 Haziran 2021 Salı

Rutinleşmeler ...

farkında olamıyorum rutinleştiğinin şeylerin,şeyler hayatın akışı işte.

farkına varır varmaz değişimlere odaklanıyorum;

ogün sokak değiştiremiyorsam kaldırım değiştiriyorum,

çay yerine kahve,

aynı park değil farklı bir parkta nefeslenme.

rutini bozamazsam (basit basitte olsa) sanki yaratıcılığım, o gün ki enerjim dip yapıyor.

şimdilerde konuşulur oldu ya,

tükenmişlik sendromu!

yahu yakalanmayayım şu mendebur sendroma diye çabalarım.

hayatın akışı bizden küçük değişimler bekliyor aslında,

gözümüzde  büyütmeden becerebilirsek ne âlâ! 


7 Haziran 2021 Pazartesi

Realist romantik ...

hümanizm ve romantizm en çok "hadi yaaa.." tepkisi aldığım duygu hallerim.

ne zaman tükendiler,ne zaman herkes bu kadar realist oldu hatırlamıyorum.

kuşaklar arası bir meselede değil bence.

bir romantiğin realist olabileceğinin kabul görmemesine hayıflanıyorum.

neyseki hümanist yanın su kaldırıyor,

romantik yanın,vay haline!

realizmi yadsımıyorum,aksine hem hümanizmayı hem romantizmi beslediği kanaatindeyim,

nereden kafama takıldıysa, 

realist romantik/hümanist olmaya devam ediyorum.


6 Haziran 2021 Pazar

Ne yapmalı ?

 


notlarım, yaptıklarım yapamadıklarım, heybemde biriktirdiklerimi bir araya toplama çabasının tezahürü.
ayna tutmak kendime.
galiba bu ayna tutmak mevlana'nın bir deyişiydi?
iki gündür sabahları konuşuyorum kendimle.
günün telaşına bulaşmadan.
 hala uzun uzun konuşmalara hazır değilim belki,
belki basit olanı yakalamak istekliliği ?


5 Haziran 2021 Cumartesi

Teras günü ...


ihmal ettiğim güllerim, sardunyalarım, asmam, ortancam, nane maydanoz dere otlarım, domates biber fidelerim ve diğer ekinlerimle konuşacağım bugün.kargalar,güvercinler ve serçelerin yemliklerini suluklarını tazeleyeceğim.
2019'dan kalma kayıt paylaşımım ondan.
dostlarımı çok özlediğimden ...



 

4 Haziran 2021 Cuma

Şaşırmamak yeteneği

 son yıllarda edindiğim en önemli yeteneğim olarak kabul ediyorum.

neden bu kadar geç kaldığıma hayıflanıyorum. 

herkesin herşeyi herkesten çok bildiği, ömrünü bilim yolunda tüketmiş hocalara parmak ısırtan bilgelerin, koçların cirit attığı bir ortamda şaşırmamak yeteneğiniz daha hızlı gelişiyor.

onun içindirki kendimle konuşmalarımda ahkam kesmiyorum, ne olur ne olmaz diye.

bu bir kabullenmişlik hali değil, anlama hali.

ben anlaşılmasamda karşımdakini anlama hali,

cebelleşmeme stratejisi.

böylesi bir durum en azından stresimi yönetmemde korkunç faydalı oluyor.

şaşırmamak yeteneğinizi gözden geçirin !

3 Haziran 2021 Perşembe

... felsefe yapma ...

 hayatınızın bir yerinde muhakkak bu  ikazla karşılaşmışsınızdır.

cevabınız ne oldu bilmiyorum?

bazen herhalde biz felsefeyi çok değerli görüyoruz da böylesi bir refleks üretiyoruz diye düşünmedim değil,komik gelmesin.

neden "şiir gibi kadın", "roman gibi hayatım var" diyebiliyoruzda biraz derinlikli konuşana "felsefe yapma" yı yapıştırıyoruz.

ve nasıl anlıyoruz felsefe yaptığını?

elbette akademik bir açıklaması vardır, 

felsefe sever olarak üzerinde duracağım.

birde "sokak feylozofu" karakteri türetmiştim,

neden türedi veya nereden peydahlandı hikayesi ile konuyu masaya yatırıp, kendimle konuşmamı size ileteceğim,

tabi tabi felsefe yapmadan !

2 Haziran 2021 Çarşamba

özdeğerlendirme mi?

evet, eleştiri ya da yüzleşme ya da yargılama filan değil,

özdeğerlendirme.

bu değerlendirme biçemi mutlu ediyor beni.

hayatımı kolaylaştırıyor.

şimdi bloğumda eski kendimle konuşmalarımı topluyorum ya zaman zaman,

virgülüne dokunmadan,

bütün önyargılarımı hapsediyorum bir kenara,

neydi, nedendi, nasıldı demeden yol alıyorum.

fakülteye otobüs yolculuklarımda Kula Manisa'da mola vermişiz ve "otobüs rübaileri" diye karalamışım bir not kağıdına,

Temmuz'un 17'si, sene 2017.

"ölçülseydi dünya malınan değerin,

yetmez idi malım mülküm bilesin,

ne zaman ki görmez oldu gözlerim,

kıymetin anladım ol nefesinin."

özdeğerlendirirsem, o ana dönememekle beraber tuhaf ve şu an tarifleyemediğim duygu yükü,

karalamışım ve benden çıkmış.

o ana dönmeye uğraşmıyorum.


1 Haziran 2021 Salı

Yolculuk bitmez...

 


şimdi bir yağmur yağsa,

ıslatsa yalnızlığımı, 

sonra bir şarkı çalsa ,

çoğaltsa gamsızlığımı.

Ingırlar Zıngırlar. 5 


Coğrafya kaderdir = Taşra ?

Fehim'in içten içe keyiflendiği anların kendi bakış açısıyla benim bir taşralı olmamı kanıtladığına dair duygu kabarmasını hissederek an...